İnsanlık, var olduğu zamanlardan beri çeşitli şekillerde hayatını sürdürmüştür. Birçok bölge üzerinde farklı kültürler, farklı anlayışlar ve farklı dini inanışlar oluşmuştur. Yaşadıkları coğrafya, genel olarak insanların ruh hali üzerinde de önemli etki yaratmış ve yaşadıkları coğrafyanın özelliklerini taşıyan milletler olmuşlardır. Örnek vermek gerekirse Karadeniz, sonsuz sulak ve ağaçlık bir arazi olduğu için buranın insanı da enerjik, hareketli olmuştur. Orta Anadolu insanı ise yeşillikten uzak ve dağların arasında bir hayat yaşadığı için dingin, sakin bir yaşama sahip olmuşlardır. bunu yöresel danslarından da anlayabiliriz.
Eskiden dünyanın çeşitli bölgelerinde kurulmuş uygarlıkların en kalıcıları da su kenarlarında kurulmuş olanlar olmuştur. Eskiden, sanayi ve hizmet sektörü gibi iş alanları dünyada henüz olmadığı için insanlar geçimlerinin çok büyük kısmını yiyecek içecek ticaretinden sağlıyorlardı. Su kenarlarında kurulmuş olan uygarlıklar da bu konuda büyük kolaylıklar yaşamışlardır. Bu uygarlıklar hem kendi halklarının karınlarını doyurmakta sıkıntı yaşamamış hem de üretip diğer ülkelere sattıkları tarım ürünleriyle ekonomik güç sahibi olmuşlardır. Bununla birlikte bu ülkelerde açlık ötekilere oranla çok daha az olduğu için bu milletler kendilerini geliştirme fırsatı yakalamışlardır. Paranın getirdiği güç ve karın tokluğunun getirdiği refah ile birlikte bilim, sanat alanlarında gelişmeler kaydederek kendilerini tarih sayfalarına büyük uygarlıklar olarak kaydetmişlerdir. Buna en iyi örnek ise antik çağda yaşamış olan Antik Mısır uygarlığıdır.
Tarihte Büyük Uygarlıkların Su Kenarlarında Kurulmasının Sebepleri Neler Olabilir Adlı Yazımızla İlgili Düşüncelerinizi Yorum Kısmından Yazabilirsiniz.
Hemen Yorum Yaz