Şiir ve zihniyet arasındaki ilişki nedir örnek
ŞİİR ve ZİHNİYET
♦ Şiirler, ait olduğu toplumun düşüncelerini, inançlarını, kültür unsurlarını, yaşam biçimlerini yani zihniyetini yansıtır.
♦ Zihniyet bir dönemdeki dinî, siyasi, sosyal, ekonomik, sivil ve askerî unsurların oluşturduğu belirli bir düşünüş ve bakış tarzıdır.
♦ Şiirler kendinden önceki geleneklerle; işlenen tema, nazım şekli, nazım birimi, ölçü, dil ve anlatım bakımlarından iliş- kilendirilebilir. Aynı dönemde şiir yazan şairlerde dönemin geleneğinden farklı ölçülerde yararlanabilir.
Aşağıdaki iki şiire zihniyet bağlamında bakalım:
TÜRKÜ
Davran Kırat davran, yokuşa davran
Yokuşun başında soyuldu kervan
Düşman karşısında ne yapsın savran at
Estir Kırat’ım es, yâre gidelim
Dost, düşman içinde sıla edelim
Kırat’ı sorarsan yedidir yaşı
iridir gövdesi, ufaktır başı
Dizgini çekende un eder taşı
Estir Kırat’ım es, yâre gidelim
Dost, düşman içinde sıla edelim
Yokuşa yukarı tavşan sekişlim
Bayıra aşağı ceylan büküşlüm
Alnı akıtmalı, göğsü nakışlım
Estir Kırat’ım es, yâre gidelim
Dost, düşman içinde sıla edelim Köroğlu
Beyaz Peugeot
Güneşin altında radyo dinleyen çocuk
Sen bu dünyaya mı aitsin
Hayatın nasıl olduğu değil
kimlerle olduğu önemli dersin
Göğe arasıra başını kaldır bak öyleyse
Kendine ait bir yıldız bulabilir misin
İçinde hiçbir şey olmayan bir dünya özlüyorsun
Hadi birkaç şeyi daha atsak boşluğa sevinir misin
Sevdikleriyle anlaşamayan
anlaştıklarından durmadan kaçan
Bakıp on altı yaşından ağlayan çocuk
Peugeot çalışmıyor biraz ittirir misin
Eğer çalışsaydı uzun bir yolculuk isterdin
Beyaz Peugeot’yu kullanan arkadaşına de ki:
Çok gaz verme vitesi ikile beni unutma
Herkesin herkesle sevgili olduğu bir toplumu özleyen
Ve bütün gün güneşin altında radyo dinleyen
bu çocuğu unutma
Bir gün buradan gideceğim
Sen kontağı çevir vitesi ikile beni unutma
Uzak yollar beni çağırıyor
Hiçbir şey yapmayacağım bundan sonra
“Ben buradayım” de güneşin altında radyo
dinleyen çocuğa “Dünyadan korkma”
Güneşin altında radyo dinleyen çocuğu
sakın unutma
16. yüzyılda yaşamış Köroğlu’nun türküsünde o dönemlerin göçebe yaşam kültürünün vazgeçilmez unsuru “at”a (Kırat) bir övgü varken günümüz şairlerinden Ahmet Güntan’ın şiirinde modern hayatın ulaşım aracı olan “otomobil” (“beyaz Peugeut”) şiirde kendine yer buluyor. Köroğlu’nun türküsünde dönemin ticaretinin kervanlarla yapıldığını kervandaki develerin başında devecilerin (savran) olduğunu görüyoruz. Ahmet Güntan’ın şiirinde karşımıza radyo dinleyen, teknolojiyle ilişkili bir birey çıkıyor. Köroğlu’nun şiirinde atların genç, iri ve süslü olması beğeni ölçütü olarak dikkat çekiyor. At, âşığı sevgiliye götürecek bir “araç” olarak da kullanılıyor. Türküde doğayla iç içe yaşayan bir toplum dikkat çekiyor, atın benzetildiği varlıklar da doğadan (tavşan sekişli, ceylan büküşlü) seçiliyor. Köroğlu’nun şiirinde savaşçı bir yaşam tarzını yansıtan yiğitçe, coşkun bir söyleyiş varken Ahmet Güntan’ın şiirinde daha dingin bir söyleyiş vardır. Köroğlu’nun şiiri halk şiiri geleneğiyle, Ahmet Güntan’ın şiiri modern şiir geleneğiyle ilişkilendirilebilir.
Şiir ve zihniyet arasındaki ilişki nedir örnek hakkında yorumlarınızı aşağıdan hemen yazabilirsiniz.
açıklama oldukça yeterli, örnekler daha fazla olabilirdi.