Kıpçakça dil özellikleri

Kıpçakça dili, Kıpçakça dil özellikleri

Kıpçakça, Kıpçak Türkçesi ya da kumanca olarak da bilinir, Orta Türkçenin kuzeybatı kolunu oluşturan eski Türk lehçesi. Bu dilde yazılmış metinler 14-17. yüzyıllardan kalmadır ve üç ayrı bölgede kaleme alınmış ürünleri kapsar.

1)      Deşt-i Kıpçak bölgesinin hemen tek ürünü, Codex Cumanicus adlı sözlük ve metin derlemesidir. 11. yüzyıldan beri bu bölgede yaşayan Kıpçaklann konuştuğu dile ilişkin sözcükleri, dilbilgisi kurallarını ve bu dilde yazılmış metinleri kapsayan yapıt, İtalyan ve Alman Fransisken papazlarınca derlenmiştir.

2)      Memlûk Kıpçakçasında ortaya konmuş ürünler, Memlûklerin Mısır ve çevre ülke­lerdeki egemenlikleri sırasında ve daha sonra Araplara Türkçe öğretmek amacıyla hazırlanmış sözlük ve dilbilgisi kitaplarını kapsar. Bunların başlıcaları, Ebu Hayyan’ın 1312’de yazdığı Kitabul-İdrak li Lisâni’l- Etrâk (1894; yb 1931, yay. haz. A. Caferoğ- lu) ve Cemaleddin Ebu Muhammed Abdul­lah et-Türki’nin Kitabü Bulgati’l-Müştak fi Lügati-t-Türk ve’l-Kıfçak adlı kitaplan ile yazan belli olmayan Et-Tuhfetu z-Zekiye fi Lügati’t-Türkiyye, Kitab-ı Mecmu-ı Tercüman-ı Türki ve Acemi ve Moğoli ve Farsi, El-Kavanini’l-Külliye Ii Zapti’l-Lügati’t-Tür- kiyye ve Ed-Dürretü’l-Mudia fil-Lügati’t- Türkiyye adlı yapıtlardır. Bazı uzmanlar Seyfi Sarayi’nin Kitab-ı Gülistan bi’t-Türki (İranlı Sadi’nin Gülistan’inin çevirisi) adlı yapıtı ile Kutb’un Hüsrev ii Şirin adlı mesnevisini de Kıpçakça ürünler arasında sayar. Kıpçakça kitaplar arasında bazı fıkıh kitaplan (Irşadü’l-Mülûk ve’s-Selatin, Kitap fi’l-Fıkh, Kitab fi’l-Fıkh bi’l-Lisani’t-Türki vb) ile spor ve atçılığa ilişkin kitaplar da (Kitab fi tlmi’n-Nüşşab, Kitab fi Rizayati’l- Hayl, Münyetü’l-Guzat vb) vardır. Bunların çoğu, Arapçadan yapılmış çevirilerdir.

3)      Ermeni Kıpçakçasında ortaya konmuş yapıtlar, 13-14. yüzyıllar arasında Kınm’a yerleşen Ermenilerin ürünleridir. Kıpçakçayı ibadet ve resmî yazışma dili olarak kullanan Ermenilerin bir bölümü 14. yüzyıl başında Batı Ukrayna’ya yerleşmiştir. Er­menilerin Kıpçakça ürünlerinde Slav dilleri­nin de etkileri görülür.

Kıpçakça, Eski Türkçenin bazı seslerini korumuştur (tag “dağ”, temür “demir”, kemi “gemi”, kiçe “gece”, ming “bin”, mengze- “benze-“, bar- “var-“, bir- “ver-“). Eski Türkçedeki d sesi, genellikle y’ye dönüşmüştür (adak/ayak, badram!bayram, kudruklVuymV., bodlboy). Ses uyumu ol­dukça sağlamdır. Belirtme durumu -ni, -n (munı “bunu”), bulunma durumu -de (an­larda “onlarda”), yönelme durumu -ke, -ge, -e (yemeke “yemeğe”), çıkma durumu -den (kuvvetinden) ekleriyle gösterilir. Araçlık eki -n, -le, yön eki -ra, -gerü, tamlanan ekiningdit (tengri taalanung “tanrı taalanın”). Kişi adılları men, sen, ol, biz, siz, alar, soru adılları kim, kay sı (“hangisi”), dönüşlülük adılı kendü, öz’dür (“kendi”). Ekeylem, kişi adılları ve tur- eylemiyle oluşturulur (alim men “bilgiliyim”, yahşırak turur “gü­zeldir”). Gelecek zaman -gey ekiyle (körgey .men “göreceğim”), buyurma kipi -gil ekiyle (algıl “al”) belirtilir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.