Evcil Hayvanlar ve Özellikleri Hakkında Bilgi

Evcil Hayvanların Özellikleri, Evcil Hayvanlar Hakkında Bilgi

Evcil hayvanlar, insanın, gücünden, ürün­lerinden ve özel niteliklerinden yararlan­mak amacıyla evcilleştirdiği ya da can yoldaşı ve zevk kaynağı olarak besleyip eğittiği hizmet ve süs hayvanlarıdır. İnsanın bakımı altında ve insanla birlikte yaşamaya alıştırılmış olan evcil hayvanlar, bir yanda yarar amacıyla beslenen çiftlik ve hizmet hayvanları, öbür yanda insanın beğeni ya da hoşlanma güdüsüyle en yakın çevresinde besleyip, daha yakın bir dostluk ve sevgi ilişkisi kurduğu ev hayvanları olmak üzere ikiye ayrılabilir. Ama bu ayrımın sınırları hiçbir zaman böylesine kesin değildir; örne­ğin hizmet hayvanı olarak evcilleştirilen at ile insan arasındaki özel dostluk bağı nere­deyse efsaneleşmişken, insan evinde besle­diği bazı hayvanlarla bu denli yakınlık kuramaz; üstelik ev hayvanlarının hepsi yalnızca insanı eğlendiren ya da göz beğeni­sini okşayan süs hayvanları değil, bir bölü­mü özel yetenekleriyle insanın en yararlı dostlarıdır.

Evcil Hayvanların Yararları

İnsanın tarımda ve taşımacılıkta gücünden ya da et, süt, yumurta, yapağı, kıl, deri, boynuz, bal, ipek gibi ürünlerinden yararlandığı evcil hayvanların başlıcaları, sığır, manda, koyun, keçi, domuz gibi büyük ve küçükbaş hayvanlar; at, katır, eşek, deve gibi koşum hayvanları (binek, çeki ya da yük hayvanları); tavuk, hindi, ördek, kaz gibi kümes hayvanları ile balansı ve ipek böceğidir. İnsanoğlu çevresindeki hayvanları evcilleştirmeye her şeyden önce kendisine sürekli ve yeterli et sağlayabilecek sığır, keçi, koyun gibi hayvanlarla başlamış, avcı­lık ve toplayıcılıkla geçindiği göçebe düzen­den tarım ve hayvancılıkla geçimini sağladı­ğı yerleşik düzene geçtikten çok sonra et, süt, yumurta ya da yapağı verimi en yüksek hayvan ırklarını yetiştirmek üzere ıslah çalışmalarına girişmiştir.

Evcil hayvanların insan ve yük taşımacılı­ğında ya da çiftlik işlerinde kullanılması motorlu araçların yaygınlaşmasından sonra eski önemini yitirmişse de, yeterince makineleşmemiş ülkelerde ya da sarp dağ geçit­leri ve çöl gibi ulaşımın güçlükle sağlanabil­diği yörelerde binek ve yük hayvanları bugün de önemini korumaktadır. Önceleri eti için avlanırken sonradan binek hayvanı olarak evcilleştirilen atın özel konumu ise yüzyıllardan beri hiç değişmemiştir.

İnsanın, sağladığı yarardan çok, hoşlandığı ya da ilgisini çektiği için beslediği ev hayvanlarının başında kuşkusuz kedi ve köpek gelir. Kuş, tavşan, evcil kobay gibi kafes hayvanları, balık gibi akvaryum hay­vanları bu sıralamada kedi ve köpeği izler­ken, maymun, kakırca gibi eğitilebilen ya­banıl hayvanların, özel camlı bölmelerde beslenen kurbağa, yılan, kertenkele ve kaplumbağaların, hatta aslan, kaplan, jagu­ar, timsah gibi yırtıcı ve ilginç hayvanların da bu gruba katılmasıyla ev hayvanlarının çeşitlilik sınırı giderek genişlemiştir.

Ev hayvanlarını insanlar genellikle sevdik­leri ve hoşlandıklan için beslerse de, özel­likle kedi, köpek gibi birçok hayvanın insanla aynı duyguyu paylaştığı görülür. Bu açıdan bakıldığında, evde hayvan beslemek her iki tarafın da yararlandığı bir ortak yaşama ilişkisi olarak tanımlanabilir. Evde hayvan besleme alışkanlığının tarih öncesi çağlara değin uzanması ve o çağlardan bugüne değin hemen hemen bütün kültür ve toplumlarda benimsenmesi, bu alışkanlı­ğın evrensel bir insan gereksiniminden doğ­duğunun göstergesidir.

Köpeklerin Evcilleştirilmesi

Ev hayvanlarının tarihi evcilleştirme süre­ciyle iç içe geçmiş ve büyük olasılıkla yakalanan yabanıl hayvan yavrularının insa­na alıştırılmasıyla başlamıştır. İlk evcilleştirilen hayvanlardan biri olan köpek, belki de insanın birlikte yaşamayı seçtiği ilk gerçek ev hayvanıdır. Köpeğin, evcilleştirildikten kısa süre sonra insanın yaşamında önemli bir yer edinmesinde karşılıklı yarar ilişkisi­nin büyük payı olmuştur. İnsandan daha çevik ve avını izlemekte daha becerikli olan köpek insanın hem avlanmada en büyük yardımcısı, hem de güçlü çeneleriyle koru­yucusu olmuş, buna karşılık insan da köpe­ğe barınak ve beslenme güvencesi vermiştir. Eski insan yerleşmelerinde ve mezarlarında bulunan resim ve kabartmalardan, köpekle­rin Mezolitik Çağda evcilleştirilip ev hayva­nı olarak kullanıldığı, bugünün mastılarına çok benzeyen köpeklerin Mezopotamya’da aslan avına katıldığı anlaşılmaktadır. Eski Mısır aile yaşamını gösteren resimlerde ev hayvanları hemen hiç eksik değildir; bu resimlerde tazı ya da saluki tipi köpekler avda sahiplerinin yanında, süs köpekleri ise sahiplerinin ayakları dibinde gösterilmiştir. Günümüzde, chihuahualar gibi bazen 1 kg’den hafif, mastılar ve senbernarlar gibi 100 kg’den ağır, huy ve davranışları son derece değişik, kimisi süs köpeği, kimisi av, bekçi, çoban, ordu ve sirk köpeği olarak ya da körlere kılavuzluk etmek için eğitilmiş 100’ü aşkın köpek soyu sayılabilir.

Atların ve Kedilerin Evcilleştirilmesi

 

Atlar ve kediler de köpekler kadar insana yakın olan hayvanlardır; bununla birlikte her iki hayvan da köpeklerden çok daha sonra evcilleştirilmiştir. Mısır’da aslan, sırt­lan, maymun, Nil kazı gibi birçok hayvanın Eski Krallık döneminde eğitilmesine karşın, kedilerin Yeni Krallık döneminden (IÖ. 1750-1085) önce evcilleştirildiğini gösteren herhangi bir belgeye rastlanmamıştır. Kedi soyları köpekten çok daha azdır, boyutları da köpeklerdeki kadar büyük bir çeşitlilik göstermez. Soylar arasındaki en büyük ayrım tüylerin uzunluğu ve renkleridir; özellikle uzun tüylü kedi soyları yalnız evlerde ve iyi bakım altında yaşayabilir.

İlk Evcilleştirilen Hayvan Güvercin

 

İnsanların evcilleştirdiği bilinen ilk kuş güvercindir. İÖ 4500’lerden kalma para ve mozaiklerde güvercin resimleri, ayrıca aynı döneme ait güvercin heykelcikleri bulun­muştur. Eğitilen doğan, şahin gibi yırtıcı kuşlar Asurlulardan başlayarak avda kullanılmıştır. Günümüzün en gözde ötücü kuş­larından olan kanaryaların Avrupa’da yay­gınlaşması 16. yüzyıla rastlar. Muhabbet kuşu ve papağan gibi gösterişli kafes kuşları genellikle iyi ötücü olmadıkları halde, görü­nümleri ya da insan sesini taklit etme yetenekleriyle ev hayvanları arasına girmiş­tir. Ötücü kuşların ya da süs kuşlarının çoğunu, evlerdeki küçük kafesler yerine kuşhane denilen özel bölmelerde ya da uçabilecekleri kadar geniş yerlerde besle­mek genellikle daha uygundur. Sürüngen ve amfibyumları evde besleme­nin en uygun yolu ise, bu hayvanları gereksinim duyduğu özel ısı ve nem koşulla­rının yaratılabileceği, vivarium denen camlı bölmelerde tutmaktır. Ilıman iklim türleri oda sıcaklığında yaşayabilir; ama kış uykusuna yatabilmeleri için humuslu ya da kumlu toprak sağlanması ve çevre sıcaklığı­nın iyice düşürülmesi gerekir. Yırtıcı hay­vanları evde besleme alışkanlığı giderek yaygınlaşmaktaysa da, bunlardan pek azı yaşamı boyunca ev hayvanı olarak kalabilir; genellikle yavruyken eve alınan bu hayvan­lar ya koşullara ve tutsaklığa uyum sağlaya­madığı için ölür, ya da bir süre sonra hayvanat bahçesine göndermekten başka çare kalmaz.

Balıkların Evcilleştirilmesi

Akvaryum balıklarının yakalanması, üretil­mesi ve evlerde beslenebilmesi için uluslar­arası bir sanayi kurulmuştur. I. Dünya Savaşı’ndan önce amatör akvaryumcular daha çok havuz balıklarıyla ilgilenirken, o tarihten sonra akvaryumları tropik balıklar süslemeye başlamıştır. Amazon Irmağı ve çevresi, Hindistan Yarımadası ve Asya’nın güneydoğusu gibi doğal yaşam ortamların­daki tropik balıklardan plati, kılıçkuyruk, lepistes ve beta gibi gözde akvaryum balık­ları türetilmiş, ama bunlardan hiçbiri havuz balıkları kadar doğal tiplerden ayrılma­mıştır.

Bazı evcil hayvanların gösteri yeteneğini sergilemek, bu hayvanlarla ilgili spor etkin­likleri ya da yarışmalar düzenlemek ve özel yemlerini üretmek de, giderek evcil hayvan­ların çevresinde yeni sanayi dallarının ve ev hayvanlarının bakımı için hizmet veren kuruluşların doğmasıyla sonuçlanmıştır.

Evcil Hayvanların Özellikleri ve Evcil Hayvanlar İle İlgili Diğer Konuda Sorularınızı ve Yorumlarınızı Aşağıdan Hemen Yazabilirsiniz.

2 yorum

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.