Aydınoğulları Beyliği Hakkında Bilgi

Aydınoğulları Beyliği hakkında kısa bilgi, Aydınoğulları Beyliği ne zaman nerede kurulmuştur

Aydınoğulları beyliği, 1308-1426 arasında Aydın-İzmir bölgesinde egemenlik kuran, denizcilikte başarılı bir Anadolu beyliği. Moğolların Anadolu Selçuklu Devleti üzerinde önce süzerenlik (1243) ve ardından doğrudan denetim (12/7) kurmasından sonra baş gösteren kargaşa ortamında, sınırlardaki uç beylerinin nüfuzu arttı; başlarında bulundukları boylar özerkleşti (bak. Anadolu beylikleri). 13. yüzyılın sonlarında Menteşeoğulları ve Germiyanoğulları ile onlara bağlı Aydınoğulları, Ege yöresini Bizans’tan aldılar. Germiyanoğlu Yakub Bey’in görevlendirdiği subaşı Aydınoğlu Mehmed Bey, Ege’deki fetihlerde önemli bir rol oynadı ve 1308’de Birgi’de bağımsızlığını ilan etti. Bundan sonra Aydınoğullarının savaşçı “kahramanlık çağı”, daha çok deniz yayılmacılığına ve korsanlığa dönük bir aşamaya girdi.

Ayasuluğ’u (Selçuk), Tire’yi, Sultanhisa-n’m, Badenya’yı ve İzmir’i alan, buraları oğulları arasında paylaştıran Mehmed Bey, önce Ayasuluğ, sonra İzmir’de bir donanma kurdu. Oğlu Umur Bey bu donanma ile Ege Adalanna, Mora’ya ve Rumeli kıyılanna başarılı akınlar düzenledi. 1334’te babasının yerine geçen Umur Bey, Latinlerin İzmir’e karşı saldırısını püskürttü. Saruhan beyiyle birlikte Mora’ya bir sefer düzenledi. Foça’nın geri alınmasında Bizans imparatoruna yardım etti; bunun karşılığında Sakız Adasını aldı. 1338-40 arasında Bizans donanmasının eşliğinde Mora, Eğriboz, Kili, Eflâk seferlerine çıktı. Bu gelişmelerden tedirgin olan Venedik, Cenova, Kıbrıs ve Rodos, Papa VI. Clemens’in girişimiyle donanmalarını birleştirerek Ege kıyılarına saldırılar düzenlediler. 1344’te İzmir’i aldılar ve Umur Bey’in donanmasını yaktılar. Dört yıl boyunca Latinlere karşı savaşan Umur Bey 1348’de bir deniz savaşında vurularak öldü. Umur Bey’den sonra ağabeyi Hızır Bey (hd 1348-60) başa geçti ve Latinlerle ağır koşullar içeren bir banş antlaşması imzaladı. Bu antlaşma uyarınca gümrük resimlerinin yansı Latinlere bırakıldığı gibi, Latin gemilerinin Aydınoğulları Beyliği limanlarına serbestçe girmesi kabul edildi. 1360’ta Aydın beyi olan Fahreddin İsa Bey, kuzeyde güçlenmekte olan Osmanlılarla iyi geçinmeye özen gösterdi. 1390’da I. Bavezid (Yıldırım) Ege’deki son Bizans kenti olan Philadelphia’yı (Alaşehir) alınca, ona bağlılığını sundu. Bu tarihten sonra Aydınoğulları topraklarında I. Bayezid adına hutbe okunmaya başladı. Böylece beylik Osmanlılara bağlanmış oldu.

Anadolu’yu istila eden Timur 1402’de (bak. Ankara Savaşı) Aydınoğulları Beyliği’ni, İsa Bey’in oğullan Musa Bey’le II. Umur Bey’e verdi. Musa Bey 1403’te öldü.

II. Umur Bey ile kuzeni Cüneyd Bey arasında başlayan mücadele, bir anlaşmayla noktalandı. 1405’te ölen II. Umur Bey’in yerine başa geçen Cüneyd Bey (hd 1405-26), Osmanlı Devleti’nin içine düşmüş olduğu kargaşadan yararlanmaya çalıştı; 1. Bayezid’in oğullan arasındaki taht mücadelesinde önce İsa Çelebi’nin, sonra Çelebi Mehmed’in (sonradan 1. Mehmed), ardından Süleyman Çelebi’nin yanında yer aldı.

I. Mehmed (Çelebi) tahta geçip duruma egemen olunca Cüneyd Bey İzmir’e kaçtı; 1413’te İzmir’in kuşatılması üzerine tesUm óldu. I. Mehmed, Yıldınm’ın karşısına almış olduğu eski Türk soylularını hoş tutma politikası çerçevesinde, Cüneyd’e Niğbolu sancağını verdi. I. Bayezid’in oğlu Mustafa Çelebi Rumeli’de etkili olmaya başlayınca, Cüneyd kaçarak ona katıldı. Ayaklanma başarılı olmayınca Mustafa Çelebi’yle birlikte Bizans imparatoruna sığındı. Mustafa Çelebi Rumeli’de durumunu yeniden sağlamlaştırdıktan sonra Anadolu’ya geçtiğinde Cüneyd Bey bir kez daha onun yanında yer aldı. II. Murad’m kendisine Aydın ilini vermesi üzerine Mustafa Çelebi’yi bıraktı. Aydın bölgesine yeniden egemen olduktan sonra Osmanlılarla savaştı; 1425’te İpsili Kalesi’ne çekildi. Osmanlılarla anlaşan Cenevizlerin kuşatması sonunda yakalanarak öldürüldü (1426). Böylece Aydınoğulları Beyliği de sona ermiş oldu. Osmanlılar Aydın bölgesini tümüyle kendilerine bağladılar.

Uzun yıllar zengin bir kıyı bölgesine egemen olan Aydınoğulları, Akdeniz ticaretinde etkili bir yer edinmişlerdir. Bizans’ta birbirleriyle mücadele eden gruplara ücretli asker gönderme işini tekellerine aldıktan gibi, Bizans içlerine yönelik gazi akınlarına da yardımcı olmuşlardır.

Aydınoğulları, Anadolu Türk sanat ve kültürünün gelişmesine de hizmet etmişlerdir. Birgi’de Mehmed Bey Ulucamisi çok sütunlu Anadolu camilerinin en güzel örneklerindendir. Çinili mihrap, ahşap minber ve büyük ön kubbe geleneği bu camide de görülmektedir. Birgi türbeleri ise Selçuklu kümbet geleneğini daha da geliştirerek devam ettirmişlerdir. Tire’deki Mehmed Bey ve Karahasan Bey camileri planda yeni arayışların örnekleridir. Ayasuluğ’da 1375′te tamamlanan İsa Bey Camisi ise Türk mimarlık sanatında önemli bir yer tutar. Bu cami eski geleneklerle yeni tarz arasında bir geçiş sayılır.

derszamani.net

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.